10 Eylül 2017 Pazar

SEREBRAL PALSİ VE KONUŞMA TERAPİSİ (5)

Konuşma terapisinde neler kullanılabilir?
·         Bebekler için kullanılan diş fırçaları
·         Bebek diş kaşıyıcı
·         Şarjlı diş fırçaları
·         Dil basacağı (abeslank)
·         Çeşitli serlikte süngerler.
·         Balonlar
·         Çiğneme araçları
·         Pipetler
·         Kuklalar
 Üfleme çalışmaları için toplar, kağıtlar, peçeteler, süngerler, mumlar, düdükler, üflemek için piyasada satılan araçlar
·         Çeşitli sertlikte yiyecekler
·         Günlük yaşamda sıkça görülen nesne kartları
·         Oyuncaklar
·         Ayna
·        Yansıma sesleri için kullanılabilecek kartlar
·        Her bir konuşma sesi için resimli kartlar
·        Cümle oluşturmak için kartlar
·        Dil gelişimi için kartlar kitaplar
İletişim için neler kullanılabilir?
·         Tabletler
·         Bilgisayarlar
·         Harf şablonları
·         Resimli kartlar
·      Yardımsız iletişim sistemleri - beden dili veya işaret dili gibi bir mesaj iletmek için çocuğun vücudunu kullanma
·         Destekli iletişim sistemleri kâğıt, kurşun kalem, panolar, konuşma üreten cihazlar.
·         Yüz ifadeleri, jest ve mimikler, semboller resimler.

SEREBRAL PALSİ VE KONUŞMA TERAPİSİ (4)

SP’li çocuklarda ağız içi, yüz ve boyun çevresinde kasların gerginliğini azaltmak, dokunma duyusuna hassasiyetini azaltmak için masaj kullanılan bir yöntemdir.  Masajla birlikte pasif, aktif yardımlı ve aktif egzersizlerle kaslara egzersizler yapılabilir. 
SP’de genellikle ilk başta dil, dudak ve çene egzersizleri sıklıkla yapılır. Yapılan bazı egzersizlerden örenkler;
Dil hareketleri:
·         Dili dudakların sağına soluna değdirmek
·         Dili dışarı içeri çekmek
·         Dil ile dudakları yalama
·         Dili üst ön dişlere değdirme
·         Dil ile sağ ve sol yanağı itme
·         Dili dişlerin iç ve dış yüzeyinde gezdirme
·         Dili sert damağa değdirme
Dudak hareketleri:
·         Dudakları öne doğru uzatma ve abartılı gülümseme
·         Üst ve alt dişleri gösterme
·         Üst ve alt dudağı ısırma
·         Kalemi dudaklar arasında tutma
·           Ruju dağıttığımız gibi iki dudağı birbirine sürtme değdirme
Yanak hareketleri:
·         İki yanağı aynı anda şişirme
·         Sağ sonra sol yanağı şişirme
·         İki yanağı dişler arasına çekme
Çene hareketleri:
·         Ağzı  (çeneler gergin)açmak-kapatmak
·         Alt çeneyi (ağız açık) sağa sola hareket ettirmek
·         Alt çeneyi (ağız kapalı) sağa sola hareket ettirmek
·         Dili ağız içinde çiğnemek

Konuşma terapisinde ayrıca mimikleri çalışmakta çok faydalı olabilir.
·         Hayret
·         Gülmek
·         Kızmak
·         Korku
·         Üzüntü
·         Uyku
·         Ağlamak
·         Hayır
·         Evet

SEREBRAL PALSİ VE KONUŞMA TERAPİSİ (3)

Terapi sırasında rahat çalışabilmek için çocuğun doğru pozisyonlanması çok önemlidir. Çocuğun başı ve sırtı dik ve rahat bir pozisyonda olmalıdır. Sp’li çocukların çoğu yüz, boğaz ve baş çevresi kasları kontrol etmekte güçlük çekerler. Bu durum konuşma, çiğneme ve yutma sorunlarına neden olur.  Çocuğu yardımcı ekipmanlarla başını, boynunu ve sırtını destekleyerek terapi yapılabilir. Çocuğun ayaklarının yerle temas halinde olması önemli, çocuk oturamıyorsa ayak tabana portatif bir destek konulabilir. SP’li çocuklarda ayını zamanda duyu bütünlüğü bozukluğu da vardır. Ayaklar zemin üzerinde olursa çocuk kendini güvende hisseder.
SP’li çocuklarda genellikle yüzeyel göğüs solunumu gözlenmektedir. Göğüs solunumunda daha çok kaburgalar arasındaki ve boyundaki kaslar çalışır ve akciğerler tam genişleyip açılmaz. Sonuçta akciğerler akıcı, net, anlaşılır konuşmayı geliştirmek için gereken miktarda hava ile dolamaz. Net, anlaşılır ve akıcı konuşma için diyafram solunumu gereklidir.
Doğru solunum (diyafram solunumu): Nefes burundan alınıp ağızdan verilir. Nefes alırken karnı yukarı doğru hareket eder ve nefes verirken aşağı doğru iner. Bu şekilde göğüs kafesinde çok fazla hareketin olamamasını beklemekteyiz. Çalışmalara önce sırt üstü yatarken başlıyoruz. Diyafram solunumun doğru gelişmesi için azar azar ancak sık sık çalışmalıyız. Bu konu çok önemli araka arkaya çok yapılan solunum egzersizleri aşırı oksijen alımı nedeniyle baş dönmelerine neden olabilir. Diyafram solunum egzersizi yaparken yavaş nefes alıp yavaş nefes vermek altın kuraldır. Her bir egzersiz 15 tekrardan oluşmalı ve en az yarım saat aralıklarla çalışmalıyız.
Bir çok araştırmacı artikülasyon bozukluklarının düzeltilmesinden önce solunumun fonksiyonlarının geliştirmesinin daha önemli olduğunu vurgulamaktadır. Çünkü çocukların yeterli solunum gelişimi olmadan ve konuşma sırasında nazal rezonansı, fonasyonu, tonlamayı sağlamadan sadece ses çalışarak başarıya ulaşmanın mümkün olmadığını düşünmektedir. Ayrıca sadece artikülasyon çalışmak yanlış söylenen seslerin daha da pekişmesine yol açabilir. “Nazal rezonansının artması: yumuşak damak-yutağın konuşma sırasında (burun sesleri hariç) kapanmaması, yetersiz kapanması (velofaringel yetmezlik, yetersizlik) şeklinde görülür.”


  • ·      Solunum kontrolü ve abartılı ağız hareketleri ile birlikte ağız içi boşluğu artırarak, ses perdesini artırmak ve aşırı nazaliteyi azaltmak.
  • ·       Konuşma ve konuşma dışı egzersizlerin kullanımı ile velofaringeal kapanmayı kolaylaştırmak aşırı nazaliteyi engellemek.
  • ·        Terapi sırasında kısa cümlelerle solunum düzenlenmesine odaklanmak.
  • ·   Ağız çevresi kaslarını kontrolünü artırmak için konuşma hızı düşürmek. Konuşma hızını azaltmak konuşma anlaşılırlığını artırır.

SEREBRAL PALSİ VE KONUŞMA TERAPİSİ (2)

Konuşma terapisinde neler yapılır?
Öncelikle şunu unutmamalıyız her SP’li çocuk farklıdır. İlk değerlendirmede çocuğun bilişsel ve fiziksel fonksiyonları değerlendirilir.  Bu değerlendirmede, çocuğun öyküsü, ağız boşluğu muayenesi, odyolojik testleri, fiziksel gelişimi, alıcı ve ifade edici dil değerlendirmesi, konuşma akıcılığının değerlendirilmesi, solunum değerlendirmesi, artikülasyon değerlendirilmesi ve bilişsel becerilerinin değerlendirmelerini içerebilir. Oldukça geniş bir değerlendirme olacağı için ilk değerlendirme 2 oturum planlanabilir.
Yapılan değerlendirmelerden sonra, konuşma terapisti çocuğun teşhisini belirleyebilir ve bir tedavi planı oluşturabilir. Tedavi genellikle;
·         Konuşma için uygun duruşu edinmek,
·         Doğru nefes alıp vermeyi öğretmek,
·         Ağız, dil, dudak kaslarının etkin bir şekilde kullanılmasını sağlamak,
·         Ses ve kelime oluşumunu artırmak,
·         Fonolojik gelişimi desteklemek,
·         Artikülasyon bozukluklarını düzeltmek,
·         Konuşma akıcılığını geliştirmek,
·         Alıcı ve ifade edici dili geliştirmek,
·         Kelime dağarcığını zenginleştirmek,
·         Dinleme becerisini geliştirmek,
·         Kelime-nesne ilişkilendirmeyi artırmak,
·         Konuşma gelişemiyorsa uygun iletişim yöntemini belirlemek, (işaret dili ya da yardımcı araçlar)
·         Çiğneme ve yutma fonksiyonlarını düzenlemek, şeklindedir.


Konuşma terapisinde alıcı ve ifade edici dili geliştirmek, artikülasyon bozukluklarını düzeltmek ana hedeflerimiz arasındadır ancak sadece doğal konuşmayı kazandırmak kadar iletişimi geliştirmekte hedeflerimiz arasındadır.

SEREBRAL PALSİ VE KONUŞMA TERAPİSİ (1)


Serebral Palsi (SP) doğum öncesi, doğum sırasında ve doğum sonrasında beyinin değişik nedenlerle etkilenmesi sonucu ortaya çıkan kalıcı, ilerleyici olmayan bir bozukluk olarak tanımlanmaktadır. Doğum sonrası dönem çeşitli uzmanlar arasında farklılık göstermekte ve 2-5 yaş arasında beynin etkilenmesi de SP olarak kabul edilmektedir. SP’de sadece hareket etkilenmez, beynin etkilenen bölgesine göre çocukta farklı problemlerde görülerbilir. Serebral Palsi’ye eşlik eden diğer bozukluklar şöyle sıralanabilir.
·         Mental Problemler
·         Epilepsi
·         Duyu Algı Bozuklukları
·         Görme Bozuklukları
·         İşitme Bozuklukları
·         Konuşma Bozuklukları
·         Oral Motor Problemler
·         Diş Problemleri
·         Solunum Problemleri
·         Üriner sistem Problemleri
·         Gastrointestinal Problemler
·         Ağrı
·         Davranış problemleri
SP’li çocukların çoğunda, değişik şekillerde ve oranlarda konuşma problemleriyle karşılaşmaktayız. Son yıllarda yapılan araştırmalarda SP’li çocukların yaklaşık olarak %50’sinde iletişim bozukluğu görülmektedir. SP’li çocuklarda konuşma bozukluğu ve ek olarak işitme, görme, diş, solunum ve mental problemler de görülebilir. Dil ve konuşma terapisi planlanırken tüm bu problemlerin hepsi göz önünde bulundurulmaktadır. Terapiye başlanmadan çocukların ek problemleri ilgili uzmanlar tarafından değerlendirilmeli ve tedavilerine bir an önce başlanmalıdır.
Örneğin işitme kaybı olan bir çocuğun mutlaka odyolojik muayenesi yapılmalıdır. Çocuğun işitme kaybı hafif düzeyde değilse, işitme kaybının derecesine göre işitme cihazı, koklear implant ya da beyin sapı implantı kullanması gerekmektedir. İşitme kayıplı bir çocuk hem işitme hem de konuşma terapisini beraber almak zorundadır.
Aynı şekilde çocuğun diş yapısı ile ilgili bir sorunu varsa sesleri doğru üretmekte sorun yaşayacaktır. Terapi sürerken aynı zamanda diş tedavilerini yaptırabilirler.
Yarık damak dudak problemi de konuşma terapisinden oldukça fayda gören bir gruptur. Bu çocukların tedavisinde sık sık cerrahi müdahaleler gerekmektedir. Çocukların ameliyatları devam ederken konuşma terapileri de beraber ilerlemektedir. Yarık damak dudaklı vakalarda solunum fizyoterapisi ve yutma tedavisi önemli yer tutmaktadır.

SP’li çocuklarda duyu bütünlüğü bozukluğu da görüldüğü için bu konuda eğitim almış bir fizyoterapistle ya da ergoterapistle beraber çalışmak çok yerinde olur.